Nature dergisinde yayımlanan araştırma sonuçları, Amerikan Jeofizik Birliği’nin yıllık toplantısında düzenlenen bir basın toplantısında kamuoyuyla paylaşıldı.
44 yıllık gizem çözüldü
Dünya’nın uydusu Ay ile hemen hemen aynı boyutlara sahip olan Io, yaklaşık 400 aktif volkana sahip. Sürekli püsküren lavlar ve duman bulutları, uydunun yüzeyini kaplayan karakteristik katmanların oluşumuna katkıda bulunuyor.
Io’nun volkanik aktiviteleri ilk kez 1979 yılında, NASA’nın Voyager 1 uzay aracının çektiği görüntülerde Linda Morabito tarafından fark edildi. Ancak bu püskürmelerin kaynağının ne olduğu uzun yıllar boyunca bir sır olarak kaldı. Ancak 2011 yılında fırlatılan ve 2016 yılında Jüpiter’e ulaşan Juno uzay aracı ile bu gizem nihayet çözüldü.
Juno uzay aracı, Aralık 2023 ve Şubat 2024’te Io’nun yüzeyine sadece 1.500 kilometre kadar yaklaşarak, NASA’nın Derin Uzay Ağı aracılığıyla Io’nun yerçekimini hassas bir şekilde ölçtü. Bu ölçümler, Io’nun gelgitsel ısınma veya gelgitsel esneme adı verilen bir fenomenin etkilerini detaylı bir şekilde ortaya koydu.
Volkanlar lokal magmalardan oluşuyor
Io, sistemimizin dev gezegenlerinden Jüpiter’e son derece yakın bir yörüngede bulunuyor ve eliptik yörüngesi onu her 42,5 saatte bir gaz devinin etrafında döndürüyor. Mesafe değiştikçe Jüpiter’in çekim gücü de değişiyor ve bu da uydunun durmaksızın ezilip büzülmesine neden oluyor. Bu sürekli esneme, Io’nun iç kısımlarını kelimenin tam anlamıyla eriten muazzam bir enerji yaratıyor.
Ancak yeni araştırma, bu muazzam enerjinin Io’nun yüzeyinin altında küresel bir magma okyanusu oluşturmadığını ortaya koyuyor. Bu bulgular Io’nun iç kısmı hakkında bildiklerimizi yeniden düşünmemizi sağlamanın yanı sıra aynı zamanda Satürn’ün Enceladus ve Jüpiter’in Europa uyduları gibi diğer gök cisimlerinin yanı sıra ötegezegenlerin oluşumu ve evrimi hakkındaki anlayışımızı da etkiliyor.
Kaynak: Donanimhaber – https://www.donanimhaber.com/gunes-sistemi-nin-en-volkanik-cisminin-gizemi-cozuldu–185347