DNV’nin yayınladığı raporda Çin’in enerji dönüşümünün ulusal bir mesele olmadığı, etkilerinin küresel çapta olduğunun altı çiziliyor. Bunu aslında bazı istatistik verilerinde de görüyoruz. Küresel nüfusun yüzde 18’ine sahip olan Çin, dünyadaki enerjinin yüzde 26’sını tüketiyor ve enerji kaynaklı CO2 salınımının yüzde 33’ünü gerçekleştiriyor. Ülke, dünya çapındaki tüketimin yüzde 50’sinden fazlasını gerçekleştirerek en büyük kömür kullanıcısı konumunda. Bunlara rağmen Çin, yenilenebilir enerji üretim kapasitesi konusunda da inanılmaz bir farkla açık ara lider durumda.
Çin’in enerji talebi 2030’da zirve yapacak
Yenilenebilir enerji üretimi rakipsiz
Çin sadece dünyanın en büyük güneş enerjisi santrali ve rüzgar çiftliği kurucusu olmakla kalmıyor, aynı zamanda diğer ülkelere ucuza sattıkları panel ve türbinleri de üreterek yenilenebilir enerjinin küresel olarak yaygınlaşmasına yardımcı oluyor.
Çin’in elektrikli araç devrimi
Emisyon azaltımı
2022 yılında Çin, enerjiyle ilgili olarak küresel CO2 emisyonlarının yüzde 33’üne denk gelen yaklaşık 12 gigaton (Gt) CO2 salınımı yaptı. Rapor, Çin’in emisyonlarının 2026 yılına kadar zirve yapacağını ve ardından 2040 yılına kadar yüzde 30 oranında azalacağını öngörüyor. Böylece emisyon payının 2050 yılında küresel toplamın yüzde 22’sine düşmesi bekleniyor. Çin’in emisyonlarını azaltması küresel net sıfır için büyük önem taşıyor. Hatta Çin’in net sıfıra giden yolda en büyük role sahip olduğu belirtiliyor.