“Yanık Ülke” yeniden hareketlenebilir
Kula-Salihli Jeoparkı olarak bilinen bölge, antik dönem tarihçisi Strabon’un “Katakekaumene” (Yanık Ülke) adını verdiği volkanik bir alan. Bölge, hem tarihi mirası hem de doğal güzellikleriyle dikkat çekerken, son keşifler bu eşsiz coğrafyanın aynı zamanda volkanik açıdan risk taşıdığını ortaya koyuyor. Kula, Türkiye’nin en genç volkanlarına ev sahipliği yapıyor ve bu volkanik miras, bugün hala jeolojik açıdan aktif bir yapıya sahip.
“Bundan sonraki süreçte de bu aktivite ve depremler devam ettikçe, kabuktaki bu yırtılmalar devam ettikçe -ki öyle gözüküyor- 5 kilometre derinliğe kadar sokulan magma kütlesinin bir şekilde yüzeye yaklaşması ve püskürmesi çok olası görünüyor.” diyor Prof. Dr. Özgür Karaoğlu.
Volkanik laboratuvar: Kula
Yaklaşık 10 bin kilometrekarelik bir alanı kapsayan projede, Ankara Üniversitesi, Eskişehir Teknik Üniversitesi, Afyon Kocatepe Üniversitesi ve Kocaeli Üniversitesi’nden toplamda 12 bilim insanı yer aldı. Araştırma ekibi, 3,5 yıl boyunca özel olarak tasarlanan 15 sismometreyi bölgeye yerleştirerek, yer kabuğunun derinliklerindeki magma odalarının izini sürdü. Bu süreçte, Ulusal Deprem Gözlem Merkezi istasyonlarından da faydalanıldı.
En son 4.700 yıl önce püskürdü
Bölgede kuzey-güney yönünde gerilmeler ve aktif fay sistemlerinin bulunduğunu vurgulayan Karaoğlu, bu fayların depremlerle birlikte magmayı harekete geçirebileceğini ve volkanik faaliyetlerin başlamasına yol açabileceğini söyledi. Özellikle Alaşehir grabeni ve çevresindeki fay hatlarının bölgedeki jeotermal sistemleri de etkilediği ve magmanın bu sistemlerle ilişkilendirilebileceği ifade ediliyor.
Kaynak: Donanimhaber – https://www.donanimhaber.com/manisa-da-magma-odasi-kesfedildi-puskurme-riski-tasiyor–182744