Türk Işını Tedavisi Nedir ? Tük Işını tedavisinde covid hastaları kobay olarak kullanıldı mı ?
Corona virüs vakalarının pik yaptığı, pandemi koşullarının en ağır şekilde uygulandığı ve hastalığın henüz bir tedavisinin dahi bulunmadığı 2020 yılında Diyarbakır’da Türk Işın Tedavisi Yöntemi (TurkishBeam) adıyla yeni bir yöntemin denendiği haberleri gündeme bomba gibi düştü.
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cenap Ekinci çarpıcı bir iddia ile konuyu gündeme taşıdı. Sosyal medya platformu X hesabından Türk Işın Tedavisi Yöntemi (TurkishBeam) ile ilgili bir dizi paylaşımda bulunan Prof Dr. Cenap Ekinci, yöntem için o dönemde Diyarbakır’da birçok hastanın kobay olarak kullanıldığı ve bunların önemli bir bölümünün de hayatını kaybettiğini iddia etti.
BAKAN KOCA’DAN PANDEMİ AÇIKLAMASI
Türk Işın Tedavisi ile Hastaların Kobay Olduğu İddiaları Araştırılmalı
Türk Işın Tedavisi hakkında açıklama yapan Türk Tabipler Birliği, “Belli dalga boyunda ışınların, endoskopik yöntemle solunum sistemine uygulanarak COVID-19 tedavisinde etkisinin araştırıldığı bir çalışmada Diyarbakır’da tedavi görmekte olan bazı hastaların “kobay olarak kullanıldığına” ilişkin iddialar son derece rahatsız edicidir. Klinik araştırmaların sıkı etik kurallarına uyulmaksızın bir çalışma yapılmış olduğu iddiası hem dehşet verici hem de bilime ve bilimsel yönteme olan inancı sarsıcı bir iddiadır. Bu nedenle, COVID-19 döneminde bütün çalışmaları kendi iznine bağlamış olan Sağlık Bakanlığı yetkililerinden bu çalışmaya ilişkin iddiaları yanıtlamak ve oluşan soru işaretlerini gidermek üzere aşağıdaki sorulara bir an önce yanıt vermesini talep ediyoruz:
- “Türk ışını” adı verilen yöntemin klinik öncesi aşamaları nasıl ve nerede gerçekleştirilmiştir?
- Klinik öncesi aşamalarda ışının virüs üzerine etkisinin yanı sıra hücrelere olabilecek yan etkileri araştırılmış mıdır?
- Klinik öncesi araştırma sonuçları bilimsel kamuoyu ile paylaşılmış mıdır?
- Klinik araştırma aşamasına geçildiğinde gönüllüler üzerinde uygulanması için etik kurul onayı alınmış mıdır?
- Gönüllülerden aydınlatılmış onam alınmış mıdır?
- Klinik araştırmaların gönüllülerin güvenliğini sağlamaya yönelik kurallarına uyulmuş mudur?
- Klinik araştırma hangi merkezlerde gerçekleştirilmiştir?
- Klinik araştırma eğer tek merkezde gerçekleştirildi ise, cihazın geliştirildiği ve ekibin görev yaptığı şehir yerine Diyarbakır’daki tek bir merkezde yapılmış olmasının özel bir sebebi var mıdır?
- Klinik araştırma hangi aşamada ve hangi nedenle durdurulmuştur (yöntem yaygın kullanıma girmediğine göre ya etkisizlik ya da güvenlik sorunu nedeniyle durdurulmuş olması beklenir)?
- Klinik araştırma TİTCK KAP veya clinicaltrials.gov gibi kamuya açık bir veri tabanına kayıtlı mıdır? Araştırma sonuçları bilimsel kamuoyu ile paylaşılmış mıdır?
Diyarbakır Tabip Odası da Türk Işını Hakkında Açıklama Yaptı
Diyarbakır Tabip Odamızın konuyla ilgili yapmış olduğu açıklamayla sağlık ortamına duyurduğu bu konuyu ve yöneltmiş olduğu soruları Sağlık Bakanlığı’na yazılı olarak da iletmiş bulunmaktayız. Sorularımıza yetkililerce tatmin edici yanıtlar verilmesini ülkemiz sağlık ve bilim ortamı açısından çok önemli görüyoruz (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
Kaynak: Bilim ve Sağlık Haber Ajansı – https://www.bsha.com.tr/turk-isini-tedavisi/