BAS okyanus bilimcisi Andrew Meijers, paylaşılan bildiride “A23a’nın sıkışmışlık dönemlerinden sonra tekrar hareket halinde olduğunu görmek heyecan verici. Antarktika’dan kopan diğer büyük buzdağlarının izlediği rotayı izleyip izlemeyeceğini görmek istiyoruz” diyor ve devam ediyor: “Ve daha da önemlisi bunun yerel ekosistem üzerinde nasıl bir etkisi olacağını…”
Devasa büyüklüğü ile A23a
Neredeyse bir trilyon ton ağırlığında olan A23a, Ağustos itibarıyla 3.672 kilometrekare alanı kaplayan devasa bir buzdağı. Bu devasa buzdağı, diğer rakiplerinden çok daha uzun süre boyunca dünyanın en büyük buzdağı unvanına sahip olmasıyla da dikkat çekiyor. A23a, 1986’da doğal süreçler sonucu Batı Antarktika’nın Filchner-Ronne buz sahanlığından ayrıldıktan çok kısa bir süre sonra Güney Orkney Adaları’nın kuzeyindeki deniz tabanına yerleşti. 2020’de buradan kurtularak, su altı dağlarının üzerinden sürüklenen nesneleri su girdaplarında hapseden okyanus olgusu Taylor Sütunu’na sıkışana kadar Weddell Denizi’nde yüzdü.
BAS’ın bildirdiğine göre A23a, kısa bir süre önce bu girdaptan da kurtulmayı başardı. Bilim insanları buzdağının Antarktika Kutup Çevresi Akıntısı boyunca Güney Georgia adasının etrafındaki daha sıcak sulara doğru sürüklenmesini bekliyor. Buzdağı, muhtemelen bu yolculuğu sırasında sayısız küçük parçaya ayrılacak ve sonunda eriyecek.
BIOPOLE projesi de dahil olmak üzere daha önceki araştırmalar, buzdağlarının geçiştikleri su bölgelerine besin sağlayabildiğini ve ekosistemlerin oluşmasını sağlayabildiklerini gösteriyor. Ancak buzdağlarının kökenlerindeki ve boyutlarındaki farkların nasıl değişiklikler yarattığı bilinmiyor. Bu yüzden, A23a’nın yolculuğu boyunca yakından incelenmesi ve yarattığı etkilerin detaylı bir şekilde kaydedilmesi planlanıyor.
Kaynak: Chip – https://www.chip.com.tr/haber/gezegenimizin-en-buyuk-buzdagi-bir-kez-daha-serbest-kaldi_167239.html